13 Aralık 2012 Perşembe



Bu blogu oluşturduğumdan bile habersizdim, bugün karşıma çıktı.

Didem ve Gülçin ısrarla bir şeyler yaz, yaz ki kendini bu yolda geliştir diye beni gaza getirince, yeni bir tane oluşturmaya karar verdim.

Aklımda uçuşan bir sürü konu var ama bunları bir bütün içinde eğlenceli bir halde nasıl sunarım bilmiyorum. Sanırım denemeler deyip çok kafaya takmamak lazım.

Evlenip yeni bir hayata geçiş yapalı çok olmadı. Mutlu ama garip hissediyorum. İstanbul gibi bir yerden Sarıkamış'a geldim. Yepyeni bir ev çok farklı bir ortam. Alışmaya çalışıyorum. Bir kaç gün öncesine kadar 11 günlük bir kaçamak için İstanbul'daydım ve oradaki hayatın artık bana ait olmadığını anlamış oldum.

Sevgilimi, yatağımı ve evimi özleyerek paşa paşa geri döndüm. Eee ne demiş büyük atalar,                             " Karaltın neredeyse kararın da oradadır."


Uçaktan iner inmez temiz bir hava karşıladı beni, berrak bir gökyüzü ve her yer bembeyazdı. Sonra sevgilim ve acı soğuk. Şu an  mutfak penceremden korkunç bir o kadar da estetik  buz sarkıtlarını görebiliyorum.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder